{ "title": "Kurtuluş Savaşındaki Cepheler", "image": "https://www.kurtulussavasi.gen.tr/images/kurtulus-savasindaki-cepheler.gif", "date": "21.01.2024 08:47:03", "author": "Ayris", "article": [ { "article": "Kurtuluş Savaşı Cepheleri Doğu Cephesi, Güney Cephesi ve Batı Cephesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Her birinde Kurtuluş Savaşını etkileyen önemli gelişmelerin yaşandığı bu cephelerden özellikle Batı Cephesi en stratejik olayların geliştiği cephe olarak gözümüze çarpmaktadır.

Doğu Cephesi

Brest Litovsky Antlaşmasıyla Rusların Doğu Anadolu ve Kafkas bölgelerini boşaltmasından sonra Kafkasya'da Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan bağımsız devletleri kurulmuştur. Rusların boşaltmış olduğu bölgede savaş devam ettiğinden dolayı Türkler bölgeye yerleşememiş ve savaş sonunda Mondros Ateşkes Antlaşmasının imzalanmasından sonra Türklerin bölgeden uzaklaşmaya başlaması Ermenilerin bu bölgedeki etkinliğinin artmasına yol açmıştır. Ermeniler Doğu Anadolu^da hak iddia etmişler ve Gümrü, Iğdır, Arpçay ve Araş ırmaklarına kadar ilerlemişlerdir. Bunun üzerine TBMM, Kazım Karabekir komutanlığndaki Doğu Cephesini açmıştır. Ermenilerle yapılan savaşın sonrasında Gümrü, Kars ve Sarıkamış geri alınarak 3 Aralık 1920'de Gümrü Antlaşması yapılmıştır. Antlaşma sonrasında Ermenilerin işgal ettikleri yerleri boşaltıp Doğu Anadoludaki bütün siyasi dileklerinden vazgeçtikleri, Doğu Anadolu ve Ardahan'ın büyük bir bölümünün bugünkü sınırlarına kavuştuğu görülmektedir.

Doğu Cephesinin TBMM'nin uluslararası alanda kazandığı ilk askeri siyasi başarısı olması bakımından önemli olduğu görülür. Ayrıca bu başarının etkisiyle Gürcistan da Ardahan, Artvin ve Batum'u boşaltıp TBMM ile barış imzalar. Bu cephede elde edilen zafer sayesinde Ruslardan Kurtuluş Savaşı sırasında gelecek olan yardımların da yolu açılır. Cephede zafer elde edilmesiyle cephe kapatılarak buradaki birliklerin batıya kaydırıldığı görülür.

Güney Cephesi

Ülkenin güneyinde bulunan Urfa, Antep, Maraş, Adana ve Çukurova bölgelerindeki Fransız işgali sebebiyle Sivas kongresinden sonra oluşturulan Temsil Heyetinin bölgeye subaylar göndererek halkı örgütlemesi üzerine bölgede Kurtuluş Savaşı Cepheleri arasındaki yerini alan Güney Cephesi kurulur. Bölgede her ne kadar Kuvayı Milliye ve halk etkinlikleri sayesinde Fransızların ilerleyişi durdurulmuş olsa da Sakarya Meydan Savaşından sonra Fransızlarla imzalanan Ankara Antlaşması ile cephenin kesin olarak kapatıldığı görülmektedir.

Batı Cephesi

Kurtuluş savaşı sırasında mücadele verilen cepheler içerisinde en çok mücadele verilen cephe olarak karşımıza çıkan Batı Cephesinde Birinci İnönü savaşı, İkinci İnönü savaşı, Kütahya Eskişehir Savaşları, Sakarya Meydan Savaşı, Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Savaşı yapılmıştır. Bunlar arasında Birinci İnönü Savaşı düzenli ordunun Batı cephesindeki ilk başarısı olması bakımından önemi büyüktür. Bu cephede yapılan savaşlardan sonraki gelişmelere bakacak olduğumuzda ise Birinci İnönü savaşından sonra Sovyet Rusya'ya Moskova Antlaşması imzalanmış, Teşkilat-ı Esasi kabul edilmiş, İstiklal Marşı kabul edilmiş, Londra Konferansı toplanmış ve Türk Afgan dostluk antlaşması imzalanmıştır. Kütahya Eskişehir Savaşları sonrasında Mustafa Kemal meclisin tüm yetkilerini de alarak Başkomutanlığa getirilmiş ve seferberlik ilan etmiştir. Ayrıca doğacak aksaklıkları önleyebilmek için de tekrar İstiklal mahkemelerinin kurulduğu görülür.

Kurtuluş Savaşı Cepheleri arasında yer alan Batı Cephesindeki önemli gelişmelerden biri olan Sakarya Meydan Savaşının sonucunda ortama baktığımızda ise Türk tarafının son savunma savaşını yaptığı ve artık saldırı durumuna geçtiği görülmektedir. Bu andan sonra bölgede Yunanlar savunma yaparken Türkler saldırı konumuna geçmiştir. Önce İtalyanların sonra da Ankara Antlaşmasıyla Fransızların Anadolu'yu boşalttıkları görülür. Anlaşma Devletlerinden Fransa'nın ilk kez TBMM ve Misak-ı Milli'yi kabul ettiği görülür. Kars Antlaşması ile Doğu sınırımız belirlenmiş ve Yunanlıların megola ideası da sona erdirilmiştir.

Kurtuluş Savaşı Cepheleri arasındaki Batı Cephesinde bu gelişmelerin ardından İtilaf Devletlerinin Ateşkes ve Barış önerileri getirerek Yunan Birliklerine zaman kazandırmaya çalıştıkları görülmektedir. Ancak bunların TBMM tarafından kabul edilmesi söz konusu olamayacak şartlara sahip olması üzerine TBMM kesin zaferi sağlayacak bir saldırının hazırlıklarına başlamıştır. Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Savaşı ile Yunanlılar püskürtülerek Batı Anadolu'nun düşmandan kurtulduğu görülmektedir. Sonrasında İngiltere, Fransa, Türkiye ve İtalyanın katıldığı Yunanlıların ise katılmayıp İtilaf devletlerinin baskısıyla kabul ettiği Mudanya Ateşkes antlaşması imzalanacaktır. Bu ateşkesle Doğu Trakya'nın, Boğazların ve İstanbul'un savaşsız geri alındığı ve İngiltere'de hükumet değişikliği yapıldığı görülür. Ek olarak İtilaf Devletleri Osmanlı Devleti'nin hukuken sona erdiğini de kabul etmiştir. Bu gelişmeler sonrasında ise Saltanatın Kaldırılması ve Lozan Barışı gibi önemli gelişmeler yaşanmıştır.
" } ] }