{ "title": "Ermeni Meselesi", "image": "https://www.kurtulussavasi.gen.tr/images/ermeni-meselesi.gif", "date": "20.01.2024 10:22:06", "author": "Lodos", "article": [ { "article": "
Ermeni Meselesi, Yüzyıllar boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun hakimiyetinde yaşamış olan Ermeniler, 1915'te Taşnak ve Hıncak adlı çeteler oluşturup Doğu Anadolu'daki Türk köylerini basıp oradaki köylüleri katletmiştir. Bu Ermeni isyancıların hedefi Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı ve Almanlara karşı savaşan İngiliz, Fransız, Arap ve Rus askerlere destek vermekti. Ruslar ve Fransızlar Ermenileri ikna edebilmek için Osmanlı İmparatorluğu'nun yerine \"Büyük Ermenistan\" adlı bir devletten söz ederler. Bu devleti gerçekleştirmek amaçlı Ermeniler Osmanlılara karşı ayaklanmış ve çoğu Türkler ile Kürtler olmak üzere 523.000 Osmanlı vatandaşı katledilmiştir. Ermeni ölü sayısı tam olarak belli değildir. Bazı insanlar ise tarih boyunca 1.5 ve 2 milyon arasında Ermenilerin öldüğünü yazmışlardır. O tarihte Ermenileri Bizans'ın zulmünden kurtaran ve onlara insanca yaşam hakkını veren, Selçuklu Türkleri olmuştur. Fatih döneminde ise Ermenilere din ve vicdan özgürlüğü en üst derecede verilmiş, Ermenilere din ve sosyal faaliyetleri idare etmek için onlara Ermeni Patrikliği kurulmuştur. Osmanlı hakimiyetinde olan Ermeniler dini vazifelerini tam bir zaruriyet içinde yerine getirirken, kendi din adamlarını da yine kendilerinin tayin etmelerine izin verilmiş. Ermeniler Osmanlı İmparatorluğuna isyan eden son Hıristiyan millet olarak adlandırılmıştır.

Tarihsel olarak bakıldığında; Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Kafkasya'nın güneyinde bir Ermenistan Devleti kurulmuş. İltifat Devletleri Mondros Ateşkes Anlaşması'nın 24. Maddesi ile Doğu Anadolu'yu Ermenilere vermek için plan yapılmıştır. Sevr Antlaşması ile de Doğu Anadolu'da büyük bir Ermeni Devleti kurulması için karar alınmıştır. Bu arada Ermeni askerleri ve çeteleri cesaret alarak 1920'de Anadolu'ya karşı yeniden saldırıya geçtiler. Fakat Ermenilerin ve Rusların da yardım etmesiyle yeni saldırılara girişiyle Türk ordusunu harekata geçmeye mecbur bırakıldı. Ordumuz Sarıkamış ve Kars'ı kurtarmıştır. Savaşırken savunmasız insanları öldürmenin ne kadar acı verdiğini anlayan Ermeniler barışa çağrı yaptılar. Her iki taraflar için Gümrü Antlaşması imzalanır. \"2 Aralık 1920\"deki bu antlaşma TBMM Hükümetinin ilk askeri ve siyasi başarısı olmuştur. Ermeniler bu antlaşmaya yönelik Doğu Anadolu'ya ait toprak isteklerinden vazgeçmişlerdir. Bunun sonucunda Ermeni meselesi çözüme ulaşmıştır. Gümrü Antlaşması ile çizilen doğu sınırı ardından Sovyetler Birliği ile imzalanan Moskova Antlaşması ile son şeklini almıştır.

Ermeni isyanı ve katliamları; Berlin Antlaşması'nın imzalandığı dönemde Ermeni meselesi iki yönde gelişmiştir. Bunun ilki, Batılı devletlerin Osmanlı İmparatorluğu üzerinde olan baskı ve müdahaleleridir. İkincisi ise Anadolu, Suriye ve Rumeli'de yaşayan Ermeniler Anadolu'nun değişik yerlerinde, genellikle Doğu Anadolu ve Klikya'da yeraltında örgütlenerek silahlanmış olmalarıdır. Bu isyanları Osmanlı kuvvetlerince durdurulması, dünya kamuoyuna propaganda amaçlı \"Müslümanlar Hıristiyanları katlediyor\" sözüyle bahsedilmiş ve Ermeni meselesi giderek uluslararası bir mesele niteliği kazanmıştır. Ermeniler, Türk halkına verdiği en büyük zararı, Birinci Dünya Savaşı sırasında giriştikleri katliamlarda vermişlerdir. Bu savaşta Ermeniler, Ruslar hesabına casusluk yaparak, seferberlik gereği olan askere alınma çağrısını dikkate almayıp askerden kaçmış, askere gelip eli silah tutanlara ve silahları ile Rus ordusunun tarafına geçerek, \"vatana ihanet\" suçunu hepsi birden işlemişlerdir. Tarih Anadolu'nun söz konusu olduğuna göre katledilenlerin Ermeniler değil Türkler olduğunu açıkça yazılmıştır.
" } ] }